AKMAN HUKUK

Facebook

Twitter

Copyright 2022
Tüm Haklar Saklıdır.

8:30 - 18:00

Açılış Saatlerimiz Pzt. - Cts.

0312 777 77 78

Danışmanlık İçin Bizleri Arayınız

Facebook

Twitter

Arama
Menu

Boşanma Davasında Kadının Hakları 2023

Boşanma,  evlilik birliğinin devam etmesinin taraflar açısından bir fayda sağlamayacağının anlaşıldığı durumlarda, gerek tarafların ortak kararıyla ( anlaşmalı boşanma ) gerek taraflardan birinin aile mahkemesine başvuruda bulunarak evlilik birliğinin sonlandırılmasını istediği hukuki bir durumdur.

Boşanma hakim kararıyla hüküm ifade eder. Boşanma davası ile birlikte taraflar haklı oldukları ölçüde birbirlerinden bazı hak ve taleplerde bulunabilirler. Bu haklar, tedbir nafakası, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddi tazminat, manevi tazminat, kadının ziynet alacağı, edinilmiş mallar üzerinde talep hakkıdır.

Boşanma davası sürecinde ve dava sonunda daha çok kadının mağdur olacağı aşikardır. Bu nedenle kanun koyucu ve yargı merciileri boşanma davacı sürecinde daha çok kadını koruyucu önlemler öngörmüşlerdir. Şimdi sırasıyla boşanma davası sürecinde ve sonucunda kadının sahip olduğu yasal hakları ele alalım.

1-Kadının Tedbir Nafakası Hakkı:

  • Tedbir nafakası, boşanma davası açılmadan önce taraflardan birinin talebi üzerine veya boşanma davası açıldıktan sonra taraflardan birinin veya hakimin re’sen takdir etmesiyle eşlerden birinin ödemekle yükümlü olduğu nafaka türüdür.
  • Türk toplum yapısı erkeğin çalıştığı, kadının ise ev hanımı olduğu bir yapıya sahiptir. Bu nedenle boşanma davası ile birlikte maddi açıdan sıkıntıya düşecek tarafın kadın olduğu yönünde kuşkuya yer yoktur. Bu nedenle de tedbir nafakası hakkı daha çok kadına tanınmış bir haktır.
  • Tedbir nafakası adı üstünde tedbir niteliğinde bir nafakadır. Boşanma davası kararı ile birlikte bu nafakanın yerini yoksulluk nafakası ya da iştirak nafakası almaktadır. Tedbir nafakası, boşanma davası süresince, nafaka isteyen eşin ya da çocukların asgari geçimini sağlayacak şekilde ve nafaka yükümlüsü eşin de sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak hakim tarafından belirlenmektedir.

2-Çocuk İçin Tedbir Nafakası Hakkı:

  • Boşanma davası sürecinde ve boşandıktan sonra müşterek çocukların velayeti genellikle anneye verilmektedir. Çoğu ailede annenin çalışmıyor oluşu, boşanma sürecinde anneyi sıkıntıya soktuğu gibi, velayetleri anneye bırakılan çocukları da ekonomik olarak sıkıntıya sokmaktadır. Müşterek çocukların eğitim, sağlık, barınma gibi giderlerinin karşılanması bakımından kanun koyucu hakime re’sen tedbir alma yükümlülüğü getirmiştir. Boşanma davası sürecinde hakim tarafların ekonomik durumlarını nazara alarak, çocuklar lehine  dava tarihinden geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmetmektedir.

3-Kadının Yoksulluk Nafakası Hakkı:

  • Yoksulluk nafakası boşanma yüzünden geçinmekte zorluk yaşayacak olan tarafa belirli şartların varlığı halinde, diğer tarafın maddi destek olmasını sağlayacak Medeni Kanun madde 175’de düzenlenmiş bir müessesedir. Yoksulluk nafakası, boşanma davası açıldığında kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının devamı niteliğinde olan bir nafaka türüdür.
  • Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, Medeni Kanun uyarınca bazı şartların oluşması gerekmektedir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (M.K. 175/1)
  • Yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin ilk şartı, taraflardan birinin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olmasıdır.
  • Lehine yoksulluk nafakasına hükmedilecek tarafın kusurunun daha ağır olmaması gerekmektedir.
  • Aleyhine nafaka hükmedilecek tarafın kusurlu olması aranmaz.
  • Yoksulluk nafakası boşanmaya bağlı diğer tazminat durumlarından farklı olarak, nafaka yükümlüsünde kusur aranmaz. Nafaka yükümlüsü ve lehine nafaka talep edilecek olan taraf eşit kusurlu olsa dahi mahkeme tarafından yoksulluk nafakasına hükmedilebilmektedir.
  • Yoksulluk nafakası kanun gereği süresiz olarak ödenmektedir.
  • Yoksulluk nafakasında Yargıtay’ın değişik uygulamaları göze çarpmaktadır. Mesela Yargıtay, nafaka yükümlüsü erkek eş çalışmasa da, erkek eşin nafaka ödemesine karar verebilmektedir.
  • Yoksulluk nafakası boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi, Medeni Kanun 178/1 maddesi uyarınca, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde de açılabilmektedir.

4-Çocuk İçin İştirak Nafakası Hakkı:

  • İştirak nafakası boşanma davası sürecinde çocuk lehine takdir edilen tedbir nafakasının devamı niteliğinde olan bir nafaka türüdür.
  • İştirak nafakası, boşanma davası sonucunda çocukların velayeti kendisine bırakılan eş talep etmese dahi hakim tarafından takdir edilmektedir. İştirak nafakasındaki amaç, çocukların her türlü ihtiyaçları bakımından yapılacak giderlere, velayeti kendisine bırakılmayan eşin de katılmasını sağlamaktır.
  • İştirak nafakası aylık olarak ödenmek olup, mahkeme kararında hangi tarihlerde ödeneceği de belirtilmektedir. Nafaka yükümlüsü belirtilen tarihlerde nafakayı ödemek zorundadır. İştirak nafakası da yoksulluk nafakası gibi süresiz değildir. Çocuğun 18 yaşını doldurmasıyla iştirak nafakası ortadan kalkar ancak çocuğun ya da çocukların eğitim hayatı devam etmekte ise nafaka yükümlüsü iştirak nafakasını ödemeye devam edecektir.

5-Nafaka Ödenmediği Durumlarda Kadının İcra Yoluyla Talep Etme Hakkı:

  • İştirak nafakası yükümlüsü, nafakayı ödemekle mükelleftir. Kanun koyucu iştirak nafakasının ödenmesi sağlamak amacıyla bir takım düzenlemeler yapmıştır.  Nafaka yükümlüsü, nafakayı ödemediği takdirde, maaşına haciz konulabilmektedir. Aynı şekilde nafaka yükümlüsünü maaşında başka bir haciz dahi olsa, nafaka miktarı nafaka yükümlüsünün maaşından tahsil edilmektedir.
  • İştirak nafakasının maaştan kesilemediği takdirde ya da nafaka yükümlüsünün hiçbir yerden gelirinin olmaması halinde nafaka yükümlüsü, nafakayı ödemekten kurtulamamaktadır. Nafaka yükümlüsü nafakayı ödemediği takdirde, nafaka alacaklısının şikayeti üzerine diğer şartların da mevcut olması durumunda İİK 344. maddesine göre 3 aya kadar tazyik hapsine mahkum edilecektir.

6-Genel Değerlendirmemiz:

Boşanma davaları sonucunda çıkan kararlar, her şeyden önce toplumun temel taşı olan aileyi ortadan kaldırdığı için olumsuzlukları beraberinde getirmektedir. Boşanma davası sonucunda alınan maddi tedbirler, külfetler nafaka alacaklısını refaha erdirmediği gibi, nafaka borçlusunu da geçim zorluğu altına sokmaktadır. Nafaka borçlusu borcunu ödemediği durumlarda tazyik hapsiyle karşı karşıya kalmaktadır. Nafaka yükümlüsünün keyfi olarak nafakayı ödememesi halinde bu düzenleme doğru gibi görünse de, çalışma imkanı olmayan, iş bulamayan nafaka yükümlüsü için, nafaka borcu yüzünden tazyik hapsine mahkum edilecek olmak bir hukuk ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacaktır.

Vermiş olduğumuz bilgiler genel hatlarıyla verilmiş olup, sizlere daha faydalı bilgiler verebilmek ve hukuki destekte bulunabilmek adına sizleri uzman kadromuzla çalıştığımız ofisimizde ağırlamaktan memnuniyet duyarız…